‘Bizi bölmeye kimsenin gücü yetmez’

Terör örgütü PKK'dan şehitlerin yanı sıra sırtına bomba yükledikleri katırın ve tükettiği bitkilerin hesabını soracaklarını ifade eden Şahin, şunları kaydetti: "PKK, Hakkari'de bomba yüklü katırı polis noktasına doğru sürdü. Bir katır geliyor. Tek başına ana yoldan niye geliyor- Benim polisim onu fark edecek zekaya ve tecrübeye sahip. Kaldı ki istihbaratı vardı. Katır ister istemez etkisiz hale getirildi. Ey bölücü terör örgütü, sana destek veren hainler, gafiller, her zaman söylüyorum, sizin gücünüz bu memleketi bölmeye yetmedi, asla yetmeyecek. İster kadınları kullanın, ister çocukları kandırın, ne yaparsanız yapın. Katırın sırtına bombayı bağlayın gönderin, bu memleketi bölmeye gücünüz yetmeyecek. Sizden bu katırın hesabını da soracağız. Terör örgütü PKK tarafından Hakkari'de katırın sırtına bomba yüklenerek polis noktasına gönderilmesinin ardından yaptığım açıklamalar nedeniyle muhalefet partileri eleştirilerde bulundu. Sen benim şehit hesabından vazgeçtiğimi falan mı duydun- Bana herkes belki bir şey söyleyebilir ama şehidin hesabı konusunda kimse bir kelime değil bir harf söyleyemez."

USTALIK DÖNEMİ

Hükümetin ustalık döneminde memleketi bir yerden bir yere doğru götürmeye gayret ettiğini belirten Şahin, çalışmaların devam ettiğini ifade etti.

Eskiden gülmek için zaman zaman tiyatroya gittiğini, muhalefetin söylemlerinin tiyatro sahnesindekileri aratmadığını kaydeden Şahin, şöyle konuştu:

"Tiyatroya yine gideceğim. Muhalefetin bazı temsilcileri sağ olsun. Ordu'dakiler vaziyeti anladı, dikkatliler de Ankara'dakiler daha kavrayamadı. Bize tiyatroya gitmeden ufak tefek tiyatral sahneler yaşatabiliyorlar. Hükümet almış başını gidiyor. Ustalık döneminde memleketi bir yerden bir yere doğru götürüyor. Onlar hala 'bu hükümetin üyeleri, bu partinin yöneticileri şu renkte giyiniyor, bu tonda konuşuyor, az konuşuyor, çok konuşuyor.' Bırak neyin konuşulduğunu. Türkiye nereden nereye gidiyor, ekonomide, sağlıkta, eğitimde, ulaşımda, dış politikada, iç güvenlikte nereden nereye gidiyor, dün neydi, yaz ayının kavurucu sıcaklarında bu ülkenin, bu milletin kalbini, ciğerini yakan olaylar neydi, bugün neler oluyor, sen ona bak. Cudi Dağı'na bak, Bingöl'e bak, Van'a, Bitlis'e, Kastamonu'ya, Samsun'a bak, Diyarbakır'a bak. Türkiye'nin dışarısına bakmaya gücün yetmiyorsa içeriye bak neler oluyor, bırak öteki tarafı. Milleti kandıracağını mı zannediyorsun- Halk her şeyi biliyor, görüyor."