Erzurum İl Milli Eğitim Müdürü Salih Kaygusuz, 12 Mart Erzurum’un Düşman İşgalinden Kurutuluşunun 103. yıl dönümü nedeniyle bir kutlama mesajı yayınladı.
Kaygusuz mesajında şu ifadelere yer verdi:“Bugün Kurtuluş Savaşı’mızın başlangıç noktası, İstiklal mücadelemizin yıkılmaz kalesi Erzurum’umuzun düşman işgalinden kurtuluşunun 103. yıl dönümünü kutluyoruz. Kurtuluş Savaşı’nda ortaya koyduğu mücadele ile Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunda bir mihenk taşı olan Erzurum, 6000 yıllık tarihiyle yıkıcı bütün faaliyetlere karşı durmuş; barışın, huzurun, inancın, azmin, ilmin ve irfanın merkezi olmuştur. Tarih boyunca birçok saldırıya maruz kalan Erzurum, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nda gösterdiği kahramanlığın rastlantı olmadığını, Kurtuluş Savaşı’nda verdiği mücadeleyle bir kez daha ortaya koymuştur. Tarihi, şan ve şerefle dolu olan dadaşlarımız; yıllarca çektikleri acılara kurtuluş mücadelesiyle son vermiş ve 12 Mart 1918’de tekrar al bayrağımıza kavuşmuştur. I. Dünya Savaşı sonucunda Ruslar ve Ermenler tarafından işgal edilen Erzurum’da, ağır şartlara mahkûm edilen atalarımız istiklal ve istikballerinden ödün vermemiş, tarihe geçen kahramanlıklarıyla emperyalizm heveslilerini yurdumuzdan def etmiştir. Geride bir enkaz bırakarak kaçan düşman Erzurum’u harabeye çevirmiş, şehrin 85 bin olan nüfusu 8 bine düşmüştür. Ahmet Hamdi Tanpınar tarafından “Hiçbir yerde memleketin Birinci Cihan Harbi’nde geçirdiği tecrübenin acılığı burada olduğu kadar vuzuhla görülmezdi. Bu, eski ressamların tasvir etmekten hoşlandıkları şekilde ölümün zaferi idi...” şeklinde tasvir edilmiştir. Çektikleri acıları güce dönüştürerek dedelerimiz yeniden ayağa kalmış ve Erzurum Kongresi’nde Millî Mücadele’mizin meşalesini yakmıştır. Kurtuluş Savaşı’nın ilk tohumları şehrimizde atılmış ve Türkiye Cumhuriyeti’ne giden yol da yine Erzurum’dan geçmiştir. Anadolu’nun işgalden kurtulmasında büyük rol oynayan kahramanların torunları olarak bizler onların bize emanet ettiği bu serhat şehri en değerli yadigâr gibi korumaya devam edeceğiz. Şehrimizin eğitimde, kültürde, bilimde en önde yer alması ve tarihi misyonunu devam ettirmesi için bütün imkânlarımızı ortaya koyarak çalışacağız ve bizler emanetçi olarak üzerimize düşen vazifeyi yapacağız. Aziz Erzurum’umuzun kurtuluş gününde bir kez daha bu vatanı bize aziz kılan, geriye baktığımızda bizlere şerefli bir miras bırakan ve her daim hatıralarıyla onurlandığımız şehitlerimizi, gazilerimizi ve bütün büyüklerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum. Ecdat yadigârı, tarihin emaneti Erzurum; şehitlerimizin toprağa sızmış kanları ve havaya karışmış nefesleriyle bizimdir ve ebediyen bizim kalacaktır. Erzurumlu hemşehrilerimizin “Kurtuluş Bayramını” tebrik ediyorum. Bugün 12 Mart, okunduğu her zaman gönlümüzü titreten, ruhumuzu coşturan İstiklal Marşı’mızın millî marş olarak kabulünün 100. yıl dönümü. Karanlık günlerin şimal yıldızı gibi ortaya çıkan, sözleriyle milletimize millî benliğini hatırlatan, İstiklal Marşı’mızın şairi Mehmet Akif Ersoy’un duasını hatırlatmak istiyorum: “Allah bir daha bu millete bir İstiklal Marşı yazdırmasın! ”Allah bizlere, İstiklal Marşı’nın ilk sözünden aldığımız ilhamla yola devam etmeyi nasip etsin. İstiklal Marşı’ndan yansıyan inanç ve umut ışığı bizleri her zaman aydınlatsın. İstiklal Marşı; millî şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un Taceddin Dergâhı’ndaki ruh sancısının vatan aşkıyla birleşmesiyle ortaya çıkan bir varoluş destanıdır. 12 Mart 1921”de TBMM’de millî marş olarak kabul edilen ve gözyaşlarıyla tekrar tekrar dinlenilen İstiklal Marşı’nı, aynı ruh, aynı heyecan ve aynı ülküyle seslendiriyoruz. Göğsündeki iman ile vatan sevgisini yoğuran ve bize ebediyete namzet bir kahramanlık destanı hediye eden Mehmet Akif Ersoy’u rahmet ve şükranla anıyorum.”