Ana Sayfa Siyaset Gündem Asayiş Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Spor Türkiye Erzurum Türküleri
Hacımüftüoğlu’ndan ÜAK değerlendirmesi
Hacımüftüoğlu’ndan ÜAK değerlendirmesi
Gazze'de can kaybı 41 bin 534'e yükseldi
Gazze'de can kaybı 41 bin 534'e yükseldi
Erdoğan Keir Simmons'a röportaj verdi
Erdoğan Keir Simmons'a röportaj verdi
Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Milli Teknoloji mesajı
Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Milli Teknoloji mesajı
Enflasyonla mücadelede seferberlik başlayacak
Enflasyonla mücadelede seferberlik başlayacak
HABERLER>GÜNDEM
5 Haziran 2009 Cuma - 08:25

Çiller yıllarca CIA için çalıştı

Ergenekon CD'sinden Çiller belgesi çıktı...

Çiller yıllarca CIA için çalıştı

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen Ergenekon davasının en önemli konularından biri de Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) tarafından hazırlanan 'Ergenekon Terör Örgütü Şeması'. Şimdiye kadar çok tartışılan bu konuyla ilgili olarak dün mahkemede önemli bir gelişme yaşandı. Ergenekon Terör Örgütü Şeması'nın oluşturulmasında kullanılan belgelerle ilgili olarak daha önce 6 CD olarak 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmişti. Mahkeme bu belgelerdeki incelemesini dün tamamladı ve bu CD'leri avukatlara dağıttı.

İmzasız mektupla ortaya çıktı
MİT Şeması ve 6 CD 3 Temmuz 2002 tarihinde ortaya çıkmıştı. CD'ler MİT'e, 3 Temmuz 2002 tarihinde kendisini polis olarak tanıtan bir kişi tarafından posta yoluyla isimsiz ve imzasız ihbar mektubu olarak gönderilmişti. 6 adet CD, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 6 Ocak 2009 tarihindeki duruşmada kurumdan istenmişti.

Güney de var Hizbullah da
2002 yılında MİT'in eline geçen ve “Ergenekon Terör Örgütü Şeması” nın oluşmasını sağlayan CD'lerde, Tuncay Güney'in 2001 yılında gözaltına aldığı dönemde İstanbul Emniyet Müdürlüğünde kendisiyle yapılan bir mülakata ilişkin ses kaydı da var. Bu kayıtlarla ilgili daha önce haberler basında yer almıştı. Özellikle bu CD'lerde Güney'in işkence altında ifade verdiği dikkat çekmiş ve bu konu uzun süre basında tartışılmıştı. CD'lerde Aydınlık dergisindeki bazı haberler, Tansu Çiller'in ABD vatandaşlığı, Hizbullah'ın MİT tarafından yönetildiği iddiaları, Kara Kuvvetleri Komutanlığı tarafından 1985 yılında hazırlanan rapor, Veli Küçük hakkında çıkan haberlerin küpürleri, TBMM'deki Susurluk Araştırma Komisyonu tarafından hazırlanan raporun bir kısmına kadar bir çok konu hakkındaki haber metni de yer alıyor.

Bir garip belge daha
CD'lerin içinden ilginç bir belge ortaya çıktı. Belgedeki iddiaya göre Çiller, 1967'den beri “İstanbul'un Gülü” kod adıyla CIA için çalışmış. 1999 yılında da gündeme gelen bu iddialara göre, Türkiye'deki bazı siyasetçiler Çiller'in iktidarda olduğu 1993-1996 yılları arasında ABD'deki malvarlığını araştırmak üzere bir hukuk bürosuyla anlaştı. Büro da CAL kod adlı eski bir CIA ajanıyla çalışmaya başladı. CAL, Çiller'i bizzat tanıyan ve Prag'da yaşayan Fish adlı ajana ulaştı. Fish, Frankfurt'taki ABD Üssü'nde verdiği ifadede, Çiller'in 1979'da, “ABD çıkarlarını kollayan yabancı ülke vatandaşlarına Amerikan vatandaşlığını verebileceğini ve bunun gizli tutulacağını” öngören 8 USC 1427 (f) yasasına göre ABD vatandaşı olduğunu söyledi. Çiller'in 1967'den beri “İstanbul'un Gülü” kod adıyla CIA için çalıştığını, özel eğitimden geçirildiğini ve bu dönemde Yale Üniversitesi'nde post-doktora yaptığını da öne sürdü. ABD'li yetkililer, Fish'i bu işin üzerine gitmemesi yönünde uyardı. Tüm bu iddiaların yer verildiği belgede, bir de eski CIA ajanı “Motta Gur”un şu notu yer alıyor: “Fish, evinde çıkan bir yangında hayatını kaybetti, Çiller'in ajanlığına ilişkin belgeler de kayboldu!” (Vatan)

 
İşte Obama'nın beklenen mesajı
 
Erdoğan partisinin adını değiştirsin
YORUMLAR
Toplam 11 yorum var, 10 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Hami 30 Ocak 2010 Cumartesi 22:33

Bu tam gün yasası ve yıllardır hastaların başına zulüm gibi çöken parformans illeti başımıza daha neler açacak göreceğiz. Hastanelerde para uğruna muayene olduğunu, tedavi olduğunu ve ameliyat olduğunu sanan bir sürü insan var. Bütün bunlar bakan beye iletiliyor ben şahitlerden biriyim. Yazık oluyor insanımıza ama demek ki biz böyle bir bakana ve yönetime layığız.

Yorumu oyla      0      0  
Kerem Kuyucu 30 Ocak 2010 Cumartesi 09:29

Benim iki sorum olacak. 1. Muzaffer Gülyurt böyle bir kanunu meclise getiren kükümetin milletvekili olarak hem milletvekilliği hem de İstanbuldaki muayenehanesini işletirken böyle bir kanuna ne yüzle evet diyor. 2. Sayın Bakan Recep Akdağ özel hastalarını kendi arkadaşlarının özel muayenehanesine gönderirken önce kendi dostlarının muayenehanelerini kapatmasını en azından örnek olsun diye neden sağlayamadı. Şimdi kalkıp kimseler bize halk için uğraşıyoruz demesin.

Yorumu oyla      0      0  
Selami (Gerçek olana) 26 Ocak 2010 Salı 14:33

Selami bey, abartının Teyocasını yaptığınız için itiraz ettim. Doktorların performansı yükseltmek için fazla reçete yazmaları mümkün olabilir lakin sizin dediğiniz gibi olması imkan dahilinde değildir. Zira reçete takibi diye bir kurul var. Dingonun ahırı değil ki, herkes istediği gibi at oynatsın. Eleştiri yapılsın, ama inandırıcı olsun...

Yorumu oyla      0      0  
selami (gerçek olan) 26 Ocak 2010 Salı 12:50

Beyefendi ben hastanede çalışıyorum ve günde 637 reçete yazan daha doğrusu hasta muayene ediyormuş gibi yapan ve ellerine reçete verenleri tanıyorum. Ne yani yalan mı söylüyorum,ne gerek var ki yalan söylemeye. Siz asıl bundan sonrası görün telefonla bile hasta baktıracaklar. Siz bu performans belasını çözememişsiniz. Hastaneye gidip yalan yere bol bol film, tahlil yapılınca beni muayene ediyorlar sanıyorsunuz. Hatta ameliyat edildiğini sananlar bile var. Ama olsun biz hak ediyoruz ....

Yorumu oyla      0      0  
Op.Dr.Zakir ARAZ 29 Ocak 2010 Cuma 15:53

Remzi Yener çok güzel ifade etmiş.34 yıl senelik izindahi kullanmadan bu yüce Milletime,Dadaşıma çeşitli kademelerde hizmet etmiş hekim olarak hiçbir hastayı parası yok diye geriçeviren hekim görmedim.Ama parası olan, hekimle daha kapsamlı görüşmek ve dataylı bilgi almak için ısrarla muayeneheneye gitmek isterdi.Şimdi sağlık sistemi maalesef çıkmaza girmiştir.Particiliği ve hissiyetı bir tarafa bırakın ve izleyin bakalım.Allah bu millete yardım etsin.Selam ve sevgilerle

Yorumu oyla      0      0  
Selami 26 Ocak 2010 Salı 10:36

hangi doktor günde 637 hasta muayene ediyor Türkiye'de bu mantıken bile mümkün değil.

Yorumu oyla      0      0  
Taner 26 Ocak 2010 Salı 06:32

Selami bey, abartının da bir ölçüsü olur. bir günde 637 hasta nasıl bakılır, bu doktorun saati, nasıl işliyor, 1 gün kaç saat onun zaman kavramında? bir hastanın muayenesini 3 dk. düşünsen 24 saat uyumasa bir doktor yine bu kadar hasta muayene edemez. hayal aleminde yaşıyor o doktor arkadaş, ya da siz; anlaşılan bu... Sayılar..

Yorumu oyla      0      0  
selami 25 Ocak 2010 Pazartesi 21:43

Taner Bey; Yasayı hazırlayanlar Ankara'dan ötesini biliyorlar mı sizce? Ben bir günde 637 hasta bakan hekim biliyorum ki bu bir değil iki değil ve amaç performanstan parayı götürmek. Siz hastanızı götürdüğünüzde gözü bir sonraki ve ondan sonraki hastada olan ve kaç hasta baksam o kadar para kazanacağım diyen hekimlerle muhatap olacaksınız bundan sonra. Ama siz bunu kabulleniyorsanız ne ala ben kabullenmiyorum. Ben anamı babamı adam gibi tedavi ettirecek bir sistem istiyorum. Azıcık izan ..

Yorumu oyla      0      0  
Taner 25 Ocak 2010 Pazartesi 16:42

Sayın hocam, günde 60-70 hasta gerçeğinden bahsediyorsunuz, daha sonra da 25 hastadan fazla muayene yapmanın parayla ilişkisini kuruyorsunuz. Türkiye'de günde 25 hasta muayeneyle sınırlı tutacak dostor potansiyeli varmı? Daha sizin fakültede sıra bekleye bekleye anamız ağlıyor, birde palandökene, bölge eğitime bir git bakalım, kuyruk nasıl. Türkiye gerçekleriyle konuşmak gerekmezmi? Yani yasayı hazırlayanlar Türkiye'de yaşamıyorlarmı? Oturup akılları estiği gibi mi hazırlandı yasa? Lütfen anlatı

Yorumu oyla      0      0  
Dr. Mehmet 25 Ocak 2010 Pazartesi 11:55

Hocam ALLAH razı olsun, Herkes susmuş otururken, arkadan arkaya sövüp sayarken siz bizim içimizden geçenleri yazmışsınız. Beni üzen Bakan bey de sanıyor ki bizler memnunuz, bizler karşı değiliz. Bizler de sizin gibi Tam Gün Yasasına evet diyoruz ama böylesi bütün doktorları mağdur eden ve hastalara onulmaz sıkıntılar açacak bir yasaya vicdanlı her hekim gibi bizler de karşıyız.

Yorumu oyla      0      0  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
İşte Obama'nın beklenen mesajı
Kahire Üniversitesinde yaptığı konuşmayla İslam dünyasına seslenen ABD ...
20 subaya Ergenekon gözaltısı
5 ilde 40 adrese düzenlenen operasyonda Deniz Kuvvetleri'nden bazı subayların ...
İşte yeni teşvik paketi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yeni Teşvik ve İstihdam Paketi’ni açıkladı. Erdoğan şunları söyledi:
 
Türkiye’den ABD’ye savunma sanayinde dev işbirliği önerisi
150 milyar dolarlık silah pazarını birlikte yönetelim
Merkel de sümenaltı etti
PKK’ya giden milyarlarca euroluk kara paranın merkezi olan Almanya, yıllardır ...
Son nefeslerinizi çekin
Sağlık Bakanı Akdağ kahvehane, lokanta ve pastanelerde sigara içme yasağının, ...
 
Genelkurmay fiyatı arttırdı
Başbakan Erdoğan grup toplantısında Genelkurmay’a yüklendi: Mayın temizleme ...
AKP'li ArslanTürk'e karşı!
AKP Diyarbakır Milletvekili, “Dağlara yazılan, ‘Ne mutlu Türküm diyene’ ...
Emekli intibak yasasının bir an önce çıkmasını istiyor
Türkiye İşçi Emeklileri Derneği (TİED) Ankara Şube Başkanı Recep Orhan, ...
 
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ÇOK OKUNANLAR
Ana Sayfa Siyaset Gündem Asayiş Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Spor Türkiye Erzurum Türküleri
KünyeKünye FacebookFacebook TwitterTwitter Günün HaberleriGünün Haberleri