Erzurum'un sorunlarının çözümüne hep Ankara'dan oturarak yaklaşım sergilediklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Eskiden CHP Erzurum'a çok fazla gelmezdi. Bir anlamda kabahat bizdeydi, gelmedik, oturmadık, çay ve kahvenizi içmedik. Derdinizi dinlemedik, Ankara'da oturup bize oy verin dedik. Şimdi tabloyu değiştirdik. Kemal kardeşiniz aranıza gelip çayınızı, kahvenizi içip, derdinizi dinliyor." diye konuştu.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik tartışma programı çağrısını yineleyerek, "Ben onun konuştuğu dilden zaten konuşmuyorum. Dilimiz farklı, ne yapayım. Sadece uygar bir insan gibi onu tartışmaya davet ediyorum. Kendine güveniyorsan gel, senin istediğin televizyon kanalında, isteğin yerde, meydanda, parkta, sen nerede istiyorsan orada çık karşıma, tartışalım" dedi.
ERZURUM MİTİNGİ
Trabzon'daki mitinginin ardından özel uçakla Erzurum'a gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, burada milletvekili adayları ve partililerce karşılandı. Kılıçdaroğlu, yaklaşık bir saat gecikmeli başlayan mitingde, İstasyon Meydanı'nın dolduran yaklaşık 3 bin kişiye seslendi.
Miting alanındakilere "Nasılsınız, iyi misiniz" diye soran CHP lideri Kılıçdaroğlu, "iyiyiz" cevabını alınca, "Siz iyiyseniz, Kemal kardeşiniz de iyidir. Siyaseti sizin için yola çıkarak yaptım. Bu halkı yalandan ve talandan korumak için, düzgün ve temiz insanlar için, kadın ve erkek eşitliğini, bir tek çocuğun yatağa aç girmediği bir Türkiye için siyasete girdim" diye konuştu.
ORHAN ŞERİFSOY HATIRLATMASI
Konuşması sık sık 'Başbakan Kemal' sloganlarıyla kesilen Kılıçdaroğlu, "Biz CHP olarak bir dönem burada yerelde halkın iktidarını kurmuştuk. Güzel ve çalışkan belediye başkanı vardı, Orhan Şerifsoy. Erzurum'un caddelerini çizen, alt yapısını oluşturan bu efsanenin dışında yönetime gelenler halkın rantını yedi, köşeyi döndü. Onlar kazanırken, Erzurumlu kaybetti. Şimdi bir slogan bulmuşlar kendilerine 'İstikrar sürsün diyorsanız, oyunuz Ak Parti'ye olsun' diye. Hangi istikrar sürsün? Eğer milletvekili sayısı düşecek, Erzurum köye dönüşecekse istikrar sürsün. Ama Erzurum büyüsün, üretiminin karşılığını alsın diyorsanız o zaman yeni, halkçı ve halktan yana bir iktidara ihtiyaç var. Doğunun Paris'i dediğimiz Erzurum, sürekli kan kaybediyor, göç veriyor. Kim doğduğu, büyüdüğü babasının, dedesinin mezarının olduğu yerden ayrılmak ister. İş yok, güç yok. Mecbur gidiyorsun büyük kentlerin varoşlarına. Yazık değil mi Erzurumlu'ya? Bunu yapanlardan hesap sormayacak mısınız" diye konuştu.
MİTİNG ALANINDA İLGİNÇ DİYALOG
Miting alanında açılan 'Burası Erzurum, adımız dadaş, yavaş Tayyip yavaş' pankartını okuyan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "Hiç meraklanmayın hızlı olsa ne olacak" dedi.
Miting alanındakilere 'İşsizlik var mı diye soran' Kılıçdaroğlu, "Recep beye göre hiç kimse işsiz değil. Zannediyor herkesin işi var. İşsizlik en büyük tehlikedir. Bir insanın karnı doymamışsa o evde, memlekette huzur olmaz. İlk derdimiz iş ve aş. İş ve aş varsa orada barış, huzur, kardeşlik ve dostluk olur. Herkes evinden çıkarken karşılaştığı kişiye selam verir" diye konuştu.
'Atatürk Üniversitesi kuruluş 1957 yanlışlık olmasın' pankartını vatandaşlarla paylaşan Kılıçdaroğlu, "Bu ülkenin dürüst insanlarına hayranım. Recep bey, -Ortadoğu Teknik Üniversitesi'ni ben kurdum- diyor. Erzurum'a gelince -Atatürk Üniversitesi'ni de ben kurdum- diyebilir. Bir gün televizyonda izliyordum. Mardin'de 78 tesisi hizmete açtığını söyledi, konuşmasında. Mardin'i biliyorum, '78 tesis açılırsa, işsizlik kalmaz' dedim. İl başkanından bunların listesini istedim. Eğer doğru ise Başbakan'ı telefon açıp, kutlayacağım dedim. Bir süre sonra liste geldi. Okulun badanası yapılmış, çatısı aktarılmış, Köy işlerine ait bir parkı belediyeye devretmişler, onu açmış. Ben bunu meydanlarda söylemeye başladıktan sonra şimdi korkudan tesis açamıyor. Çünkü milleti kandıramayacak. Bu kardeşiniz onun maskesini indirecek. Erzurum, Nene Hatun'lar yetiştirdi. Artık şunu söylüyoruz. Artık ayağı kalk Erzurum. Benim milletvekili sayım niye 8'den 6'ya düşüyor diye sor bunu. Şimdi özelleştirme yapıyorlar. Şeker fabrikasını özelleştirecekler. Halkın iktidarında Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da bir tek özelleştirme olmayacak, geçici işçi olmayacak, herkesin kadrosu olacak. AKP'ye oy vermeye devam ederseniz, vekil sayınız önce 4'e sonra da 2'ey düşer. Sonra da köy olur burası. Sizden bir isteğim var. Sizin hakkınızı savunmayanları savunmayın. O partiyi, 12 Haziran'da sandığa gömün. Erzurum'un yaylaları, güzel insanları, suyu, bereketli yağmurları var. Size soruyorum. Mademki Erzurum'un bunları var, o zaman yurt dışından bize niye ithal kurban getiririz. 80 yıllık Cumhuriyet tarihinde yurt dışından ithal kurban getiren tek parti var, onun adı Adalet ve Kalkınma Partisi'dir. Ona güvenmeyin. Eğer biz insanımızı ülkemizi seviyorsak, ona göre davranacağız. Erzurumlu hep kaybediyor ama hep kaybettiği partiye veriyor. Sandığa giderken, 1 milyon 700 bin çocuğun hakkını yediler, bunu düşünün. Çocuklarımızın, besicinin, esnafın, işçinin ve köylünün hakkını koruyacağız. Onların hakkını elinden alan AKP'yi sandığa gömeceğiz. Erzurum'un yarısı yeşil kartlı, yoksul çok. Yatağa aç giren çocuklarımız, huzuru olmayan aileler var. Analarımızı burada, eğer bir çocuk yatağa karnı doyarak girmemişse, en fazla acıyı anne çeker. Eğer Diyarbakır'da çocukları aç olduğu için bir anne intihar ediyorsa, bunun sorumlusu Ankara'da oturanlardır. Kübra bebek açlıktan ölüyorsa, suçlu Ankara'da oturanlardır. Hazırladığımız Aile Sigortası projesiyle her ailede kadının banka hesabına ayda 600 lira yatıracağız. Onu namerde muhtaç etmeyeceğiz. Sağ elin verdiğini sol el görmeyecek. Buradan sesleniyorum; Ya Erzurum bitecek ya Erzurum ayağı kalkacak. Biz Erzurum'u ayağa kaldıracağız. Bu bizim sözümüzdür ve sözümüz senettir. Onlar gibi vaatte bulunup unutmayız. Çünkü bizim yüreğimizde insan sevgisi var. İnsanımız ve ülke için çalışıyoruz, kendimiz için değil" diye konuştu.
Erzurum'da kışların çetin geçtiğini anımsatan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, "Kömür kokusundan göz gözü görmez. Şimdi bakın Erzurum hak etmediği bir yönetimle karşı karşıya. Doğalgaz geldi değil mi? Ama binlerce hanede o doğalgazı yakacak para yok. Yakmadığı için bedava verilen kömürü yakıyor, o kömür de kalitesiz. Kullanılmdan doğalgazın karşılığı olarak İran'a 2 milyar 600 milyon dolar para ödüyorlar. Erzurum'da doğalgaz var, evlerde de var. Fakire versene o doğalgazı. Hiç olmazsa o parayı fakire ödersin İran'a değil. Hükümet için hiç bir şey yapmadı diyorsak da o kadar haksızlık etmeyelim. İcra dairelerini sayısı arttı. Artık vatandaş kaçıyor, vergi memurları kovalıyor. Recep Tayip Erdoğan buraya gelirse ona diyin ki 'Sizin yaptığınız işi biz anladık. Vatandaşın borcu ne durumda? Dosyaları üst üste koyalım bakalım senin boyunu aşıyor mu, aşmıyor mu'" diye konuştu.
EMEKLİLER VURGUSU
Türkiye'de 9 milyon emeklinin olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, "Hepsinin oyunu istiyorum. Haklarını savunan sadece benim. Milli gelir artışından pay verilmesini isteyen benim. Durumumuz iyi diyorlarsa oylarını AKP'ye versinler. Kötü diyorlarsa adres CHP'dir. Siyasette ilk kez gençler siyasetin odağına oturmaya başladı. Bundan memnunum, gençlere sözüm var. Askerliği 15 aydan önce 9 sonra 6 aya indireceğiz. Hemen diyor ki, memleketi kim savunacak. Hiç merak etmesin. Dadaşlar, Nene Hatun'un çocuklarıdır. Gerekirse 9 ay değil, 9 yılda askerlik yaparız biz. Gençlerin eğitimleri devam ederken, yaz tatilinde askerlik yapmalarının yolunu açacağız. Bunu söylediğimde önce itiraz ettiler, baktılar başka ülkelerde var sustular. Bunu yapacağız. Gençlere sadece askerlik değil, yurt sorunun çözülmesi lazım. En geç iki yıl içinde yurt sorunu çözülecek" diye konuştu.
Cebini düşünen insanların her yerde olduğunu, siyasette de olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu'nun "Siyaset halka hizmet etme sanatıdır. Halka hizmet ederseniz halkı aydınlığa ulaştırırsınız. Ondan dolayı da siyasetçi cebini düşünmemelidir. Şimdi sayın Erdoğan, benimle ilgili bir sürü laf ediyor" sözleri üzerine miting alanından 'yuh' sesleri yükseldi.
"Ben onun konuştuğu dilden konuşmuyorum, dilimiz farklı napayım. Sadece uygar bir insan gibi onu tartışmaya davet ediyorum. Kendine güveniyorsan senin gel senin istediğin televizyon kanalında, isteğin yerde, meydanda, parkta, sen nerede istiyorsan orada çık karşıma tartışalım diyorum. Diyor ki ben ustayım sen çıraksın" sözlerinden sonra miting alanından ikinci kez 'yuh' seslerinin yükselmesi üzerine Kılıçdaroğlu, 'yo yo gerek yok' diyerek yuhalamayı kesti.
Kılıçdaroğlu, "Gel diyorum, sen usta, ben çırak olayım. Hele bir tartışalım. Bakalım kim usta kim çırak. Halk karar versin. Bilgin yoksa ona da saygı duyarım. Herkes her şeyi bitecek diye bir şey yok. Bakanlarını, uzmanlarını da al gel. Söz veriyorum, bir Dadaş gibi tek başına çıkacağım karşına" dedi.
Kılıçdaroğlu, miting sonrası Erzurum Havalimanı'ndan Ankara'ya hareket etti.